Ankara Life Dergisi

AĞIZ BAKIMI İÇİN KLİŞEDEN UZAK ÖNERİLER

Merhaba! Ben Uzman Diş Hekimi Cansu Aksuna. Bu sayı itibarıyla her Ankara Life sayısında buradan sizler için merak ettiğiniz bir konuyu ele alıyor olacağım.
İlk bahsedeceğim konu, bir diş hekimine en az ihtiyaç duymanız için ağzınıza nasıl bakmanız gerektiği.

Sanmayın ki elimde bir diş fırçası, bir yumurtanın bir yüzünü macunla kaplamış fırçalıyorum, günde 2 kere fırçalayın yoksa yumurtanın fırçalanmayan yüzü gibi olur sonunuz diyeceğim.
Herkesin ağız anatomisi farklı, tükürük yapısı, beslenme akışkanlıkları farklı böyle bir durumda nasıl herkese aynı önerilerde bulunabilirim ki?
Yani klişe bakım önerilerinden farklı olacak bu makale.
Esasında, öneri her zaman ağzı görmeyi, kişiyi biraz tanımayı gerektirir. Böylece kişiye özel bir bakım şekli ve ihtiyaç duyulan işlemler belirlenebilir.
Biz diş hekimleri, hem sağlık problemleriniz, kullandığınız ilaçlar hem ne yiyip içtiğiniz hem de kendinize nasıl baktığınız gibi konularda her şeyle ilgili soru sorarız, böylece kendinize nasıl davrandığınızı da anlarız.

Genel bir sınıflama yapabilirim ki bu benim klinik tecrübem ve bilimden harmanladığım bir sınıflamadır.
2 tip ağız vardır, bir ağızda diş taşı olur yoğun olarak; diğerinde ise çürük olur.
Burada değişken; tükürük yapısıdır.
Eğer tükürük içinde mineral miktarı yüksekse, dişlerin en çok dişetine komşu kısımlarına birikip diş taşı oluştururlar.
Eğer mineral düşükse, bu durumda ağızda asit oluşumuyla gelişen dişteki zayıflama hızlıca çürüğe dönüşür; çünkü zayıflayan yapıyı güçlendirecek mineral yoktur.
Biz mineral düzeyini öyle bir yapıda isteriz ki ne az gelip çürük oluşsun ne çok olup diş taşına dönüşsün.
Sizin hangi yapıya sahip olduğunuz büyük oranda tükürük yapınız ve akışkanlıklarınızda saklı. Bu yapıyı analiz etmek ve buna göre bakım alışkanlığı edinmek bilinçli yaşamın bir parçası haline getirilmeli.

Çürüğe çok yatkın bir ağızda fırçalamaya ek, diş ipi kullanımı, ağız suları, dil temizleyiciler hatta belki ağız duşları gibi yardımcı bakım araçları mutlaka devreye girmeli. Beslenme alışkanlıklarınız bizlerin yardımıyla düzenlenmeli. Örneğin diyetinizde çok basit değişikliklerle ağızdaki asit miktarı kontrol altına alınmalı. Tatlı yedikten sonra peynir, yoğurt gibi süt ürünleri, badem gibi kuruyemişler yemek, ağızdaki asit miktarını baskılar. Bunun gibi bilinçli eklenen veya sınırlanan gıdalar ile ağız hijyeninizi daha iyi hale getirebiliriz. Eğer bilinçsiz bir ağız hijyeni söz konusu ise ağzınızdaki çürükleri kontrol etmek zorlaşır ve her ziyaretinizde bir işlem planlamak durumunda kalırız. Dolgular, kanal tedavileri ile devam eder, kaplama yapılan dişler tekrar oluşan çürüklerle çekilmek zorunda kalır.
Diş taşı oluşumuna ilişkin ise yapabileceğiniz çok şey sayamam, evet fırçalama ve diş ipi kullanımı yine önerilir, fakat diş taşı geç de olsa yine oluşacaktır. Bu durumda ağzınıza göre belli zaman aralıklarında kontroller yapılıp diş taşlarınız temizlenmeli. Peki temizlenmezse ne olur derseniz, diş etleriniz enfekte olur, dişeti kanamaları ve sağlıksız kırmızı dişeti kenarları gelişir; sorun ilerledikçe kemikte dahi erimeler görürüz. Sonunda diş sallanmaları ve diş kayıpları başlar.

Gördüğünüz gibi tek bir farkla, ilerlediğinde çok farklı şekillerde diş kaybına gidebilen sorunlar oluşabilir. Böylece size önerim şudur; kendinize ve bilinç yapınıza uygun bir hekim bulun, ihtiyaçlarınızı ve doğru bakım yönteminizi öğrenin. Bu yöntemleri uygulayın ve hekiminizin önerdiği zaman aralıklarında hekiminizi ziyaret edin.
Öncelikle amacınız dişlerinizi kaybetmemek olsun! Çünkü unutmayın ki hiçbir şey kendi dişinizi kullanmak gibi hissettirmeyecektir.

Diş fırçasının şekli, kullanılacak macun ve diş fırçalama şekli yine kişinin ihtiyacına göre belirlenmesi gereken ve başka yazılarda ele alınacak konular…
Diş hekiminiz sadece ağzınızda dişleri tamir eden, eksikleri yerine koyan sıkıcı insan değildir, bana göre olmamalıdır. En başta hastalığın gelişmemesi için uğraşan, gelişen problem için kişiye uygun planlama yapan kişidir.

Diş hekimliğine dair her şeyden, güncel problemlerinizden, teknolojik gelişmelerden, çok farklı bakış açılarıyla geliştirilen yöntemlerden, sağlıklı bir yaşamla ilgili tavsiyelerimden size bahsetmeye devam edeceğim.
Bu sayfalarda bana söz hakkı tanıyan Ankara Life dergisi ailesine sevgilerimi ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Bundan sonraki yazılarım için, merak ettiğiniz konuyu bana Instagram’dan ulaşarak bildirebilirsiniz. ‘@dr.cansuaksuna’ Instagram adresimden bana ulaşabilirsiniz.

Yorumlar

0 yorumlar