Gayrimenkul Sektörü Uzun Vadede En Güçlü Yatırım Aracı!
“Amacımız; projelerimizde yatırımcıya en kısa vadede değer artışı ve gayrimenkul kazandırmak.”
Gayrimenkul sektöründe adından sıkça söz ettiren Tolga Yürekli, birçok alana yönelik eğitimleri, donanımlı tecrübesiyle danışanlarına güvenilir ve kaliteli hizmet sunuyor. Bu sebepten dolayı şehrin en çok okunan yayını Ankara Life Dergisi olarak kendisiyle bir araya gelerek muhteşem bir röportaj gerçekleştirdik. Sektörün dinamiklerinden bahseden Gayrimenkul ve Yatırım Danışmanı Tolga Yürekli; “Döviz kurlarındaki artış maalesef inşaat maliyetlerini direkt etkiliyor ve yükselişe sebep oluyor. Enflasyon yükseldiği sürece konut fiyatlarında bu yılın üçüncü çeyreğinde de yükseliş bekliyoruz. Rasyonel ekonomi politikasına geçiş ile bu yılın dördüncü çeyreğinden sonra enflasyonda düşüş fiyatlarda ise yatay bir hareket bekliyoruz. Sonrası ise uygulanacak olan ekonomik politikalara göre değişecektir.” diyor. İyi okumalar dileriz.
Röportaj: Hatice Şeyma Basut
Tolga Bey, yıllardan beri süregelen gayrimenkul sektöründe birçok başarıya imza atarak adınızdan oldukça söz ettiriyorsunuz. Ancak alanınıza geçmeden önce sizi tanıyalım. Tolga Yürekli kimdir?
1993 Ankara doğumluyum. Ön lisans eğitimlerimi Anadolu Üniversitesi Emlak ve Varlık Yönetimi, Başkent Üniversitesi Vergi ve Muhasebe Uygulamaları Bölümü’nde aldım. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde ise İşletme Bölümü’nde lisans eğitimimi tamamladım. 2020 yılında Sermaye Piyasası Kurulu gayrimenkul değerleme ve sermaye piyasası faaliyetleri 1-2 düzey lisanslarını almaya hak kazandım. Çeşitli dernek ve siyasi kuruluşlarda görev aldım. Sekiz yıldır gayrimenkul sektöründe ve üç yıldır diğer yatırım araçlarında danışmanlık yapmaktayım.
Türkiye’de gayrimenkul sektörünün önemi ve durumu hakkında görüşlerinizi alabilir miyiz?
Türkiye’de gayrimenkul sektörü çok güçlü bir yapıya sahip. Sektör; gayrimenkul şirketlerimiz, yatırımcı kalitemiz ve sayımız, üretilen istihdam ile ülkemizin lokomotifi haline geldi. Yapılmış ve yapılmakta olan projeler hem yeni yatırımcılar sağlıyor hem de ülke ekonomisine olan katkısı her geçen gün artırıyor.
Artan inşaat maliyetleri, arsa üretimi konusundaki sıkıntılar ve enflasyonist ortam yeni proje üretimi ve doğru fiyatlandırma noktasında sizi nasıl etkiliyor? Bu sorunları aşmak için neler yapıyorsunuz?
Enflasyonist ortamın olduğu her ülkede gayrimenkul fiyatlarında yükselmeler görülür. Özellikle dövize endeksli bir yapıda normal bir durumdur. Ancak enflasyon fazlası fiyat yükselişleri maalesef yatırımcıyı küstürme durumuna getiriyor. Bunun önüne geçmek için konut alım yapacak yatırımcıyı daha bakir bölgelere yönlendiriyoruz. Ankara’da birçok köy ve mahallede yapılaşmaya açık, ucuz kalmış ve gelişime açık arsalar mevcut. Konut alım gücü yeterli olmayanlar için bu bölgelerden alım yapmalarını sağlayarak kısa vadede kat karşılığı sürecini başlatıp daire sahibi olmalarını sağlıyoruz. Satış yapacak yatırımcılarımızın ise bölgede işlem gören reel fiyat ve reel enflasyon rakamları ile hesap yaparak satış süreçlerinde yardımcı oluyoruz.
Projelerinizin lokasyonu ve konseptini seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Proje lokasyonlarımızda öncelik olarak gelişime açık, bakir bölgeleri seçiyoruz. Özellikle Ankara’nın batı aksını Eskişehir yolu üzeri köy ve mahalleleri tercih ediyoruz. Şehrin o yönde büyümesi, imar çalışmalarının yoğun olması bölgeyi hem fiyat hem de yapılaşma açısından cazip kılıyor. Tercihimiz genelde üniversite yakını, yapılacak olan metro güzergâhları, imar planları ve plan notları en uygun bölgelerde oluyor. Kooperatifleşme yöntemi ve bireysel alış-satışlar ile arazi alımlarını yatırımcılarımıza sağlıyoruz. Amacımız; projelerimizde yatırımcıya en kısa vadede değer artışı ve gayrimenkul kazandırmak.
Çoğu kişiye göre ev, arsa alırken en önemli kıstas; depreme dayanıklı olup olmadığı. Sizce bu gözetiliyor mu Ankara’da?
Özellikle son yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremden sonra yatırımcılar bu durumu gözetmeye başladılar. Ankara için şunu söylemek doğrusu; belirli fay hatları mevcut ama yüz yıllardır pasif durumda oldukları gözüküyor. Uzmanlara göre fay hareketi halinde ise olası bir büyük deprem beklenmiyor. Ancak tabii ki önlemi almak gerekli, daire alırken projesi ve kullanılan temel malzemeler kesinlikle yetkili kişilere sorulmalı. Zemini hakkında bilgi alınmalı ve zemin güçlendirme işlemlerinin yapılıp yapılmadığı sorulmalıdır. Arsa alımında ise arazinin yapısı, eğimi ve çevresindeki yapılara bakılmalıdır.
Konut sektörünün gidişatını nasıl görüyorsunuz? Konut fiyatlarındaki artış sizce önümüzdeki dönemde de devam edecek mi?
Konut sektörünün gidişatı konusunda açıkçası artık biraz şüpheci yaklaşmaya başladık. Kredi oranlarının çok yükselmesi ve belirli bir limitle verilmesi satışlarda aşağı yönlü bir etki yaratmaya başladı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde konut satışları Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %7.7 düşerek 113 bin 276 oldu. Böylece yıllık bazda konut satışlarında 4 ay üst üste gerileme yaşandı. İnsanların alım gücünün azalması da ayrı bir etken oldu. Ancak ithalata dayalı ve kur endeksli bir ekonomik yapıda enflasyon kaçınılmaz. Döviz kurlarındaki artış maalesef inşaat maliyetlerini direkt etkiliyor ve yükselişe sebep oluyor. Enflasyon yükseldiği sürece konut fiyatlarında bu yılın üçüncü çeyreğinde de yükseliş bekliyoruz. Rasyonel ekonomi politikasına geçiş ile bu yılın dördüncü çeyreğinden sonra enflasyonda düşüş fiyatlarda ise yatay bir hareket bekliyoruz. Sonrası ise uygulanacak olan ekonomik politikalara göre değişecektir.
Gayrimenkul sektörüne yatırım yapacak okurlarımıza tavsiyeleriniz neler olur?
Yatırımcılar için sektör hala cazipliğini koruyor. Seçim, ekonomi politikaları gibi belirsizliklerinde ortadan kalkması ile ortam daha müsait bir hâl aldı. Özellikle ucuz kalmış araziler ve yeni yapılaşmalar içerisinde bulunan konutlar Ankara’da mevcut. Bu bölgelere yatırım yapılmasını öneriyoruz. Uzun vadede en güçlü yatırım her zaman gayrimenkul olmuştur ve uzun yıllar daha böyle devam edeceğini düşünüyoruz. Diğer yatırım araçlarına göre getiri bazında karşılaştırma yapıldığında belirli dönemlerde kırılganlıklar yaşansa da gayrimenkul sektörü her zaman ilk sırada yerini almıştır. Herkese bol kazançlı yatırımlar diliyorum.
Yorumlar
0 yorumlar