Gizem Gözübek: Hukukun Çok Yönlü Ustası!
Avukat Gizem Gözübek, hukuk alanında 10 yıldır aktif iş hayatına sahip olmasına rağmen kısa sürede dikkat çeken başarılar elde etmiş önemli bir isim. Özellikle Sigorta Hukuku ve Sağlık Hukuku konularında derinlemesine uzmanlaşmış olan Gözübek, şirketlere sunduğu hukuki danışmanlık hizmetleriyle tanınıyor. Ayrıca İş Hukuku kaynaklı hesaplamalar konusunda da bilirkişilik yaparak sektördeki tecrübesini ve yetkinliğini hayli kanıtlayan Gizem Gözübek, özellikle sigorta poliçeleri ve tazminat süreçleri alanında sağladığı uzmanlıkla bilinirken, şirketlere sunduğu danışmanlık hizmetleriyle de iş dünyasının güvenilir bir destekçisi konumunda. Aynı zamanda sağlık hukuku konusunda da derinlemesine bilgi sahibi olan Gözübek, sektöre yönelik çözümler üretme yeteneğiyle öne çıkıyor. Gizem Gözübek ile gerçekleştirdiğimiz röportajda sigorta hukuku konusundaki uzmanlığı, şirket danışmanlığı alanındaki deneyimi ve sağlık hukukuyla ilgili bakış açısı hakkında önemli bilgiler elde ettik. Gözübek’in hukuki alandaki zengin birikimi ve pratik çözüm odaklı yaklaşımı, onu sektörde takip edilen bir isim haline getiriyor. Keyifli geçen röportajımız sizlerle, iyi okumalar dileriz.
Röportaj: Hatice Şeyma Basut
Gizem Hanım avukatlık mesleğinizde birçok davaya bakarak çalışmalarınızda adınızdan sıkça söz ettiriyorsunuz. Öncelikle sizi tanıyalım. Gizem Gözübek kimdir?
11 Nisan 1990 Ankara doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Anadolu Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Lojistik mezunuyum. Galatasaraylı Hukukçular Derneği üyesiyim. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarında görev alıyorum. Severek yaptığım mesleğimde 10. yılı doldurmuş bulunmaktayım. Ağırlıklı olarak Sigorta Hukuku ve Sağlık Hukuku ile ilgilenmekle birlikte şirketlere hukuki danışmanlık veriyorum. Mesleğe başladığım ilk günden bu yana banka avukatlığı, siber güvenlikten inşaata kadar çeşitli alanlarda hizmet veren birçok şirkete hukuki danışmanlık yapmaktayım. KVKK süreçleri de dahil olmak üzere şirketlerin tüm hukuki süreçleri tarafımca takip edilmektedir. Buna ilgili sözleşmelerin hazırlanması ve şirketlerin taraf olduğu davalar da dahildir. Aynı zamanda İş Hukuku kaynaklı hesaplamalar konusunda bilirkişilik yapıyorum. Bir dönem milletvekili danışmanlığı da yaptım. Geldiğimiz süreçte birçok alanda kendimi geliştirme fırsatım bulunmakla 10 yıl boyunca aktif çalışma hayatım oldu.
Sigorta hukuku konusunda uzmanlığınızı nasıl geliştirdiniz ve bu alandaki ilginizi nasıl keşfettiniz?
Aslına bakarsanız araç kazası yapmam sonucunda başladı. Yani kendi söküğümü dikerken bu alanda uzmanlaşmaya karar verdim. Zira Sigorta Hukuku temel hukuk bilgisi dışında uzmanlık isteyen bir alan. Bu bağlamda çeşitli eğitimler aldım ve birçok sigorta şirketine hukuki danışmanlık vermeye başladım. Şirketler dışında özel kişilerin de sigorta hukukundan kaynaklı değer kaybı, maddi-manevi tazminat gibi alacakları konusunda avukatlığını yapmaktayım.
Sigorta poliçeleri ve tazminat süreçleri hakkında genel bir anlatım yapabilir misiniz?
Sigortacı ve sigortalı arasındaki hukuki ilişkiyi ve sigortacılıkla uğraşan şirketlerin çalışmalarını düzenleyen hukuk kurallarının bütününe Sigorta Hukuku adı verilmektedir. Sigortacı, sigortalının ödediği prim karşılığında rizikonun yani tazmin borcu doğacak bir olayın doğması durumunda zararı karşılamayı üstlenmektedir. Yani sigorta şirketi, sigorta yaptıran kişinin karşı karşıya kalabileceği riskleri satın alır. Bu nedenle diğer birçok sözleşmede bulunmayan bazı özelliklere sahiptir. Dolayısı ile uzman eliyle düzenlenmelidir. Maddi tazminat davası, ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma, maluliyet ve işgücü kaybı gibi bedensel zararlardan kaynaklanabileceği gibi malvarlığı değerlerinin zarar görmesi ve değer kaybına uğramasından da kaynaklanabilir. Manevi tazminat davası ise kişinin ruhsal bütünlüğünü bozan manevi acıların giderilmesi amacıyla açılır.
Bir şirketin başarılı olması için hukuki stratejilerin belirlenmesi neden önemlidir? Şirket danışmanlığı süreçlerinde müşterilerle etkileşiminizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hangi alanda faaliyet gösterirse göstersin tüm şirketler iş yaptığı diğer şirketler veya kişilerle sözleşme yapmaktadır. Bu nedenle hukuki danışmanlığın en başta bu alanda gerekli olduğunu düşünüyorum. Zira sözleşmeye yazılan tek bir madde hatta bazen tek bir kelime bile şirketin zarara uğramasına neden olabilir. Dolayısı ile şirket tarafından hazırlanacak sözleşmelerin avukatlar tarafından hazırlanması, karşı tarafın hazırladığı sözleşmelerin de yine avukatlar tarafından kontrol edilmesi büyük önem taşımaktadır. Alacakların tahsili, vergi uyuşmazlıkları, işçilerin açmış oldukları davalar hemen hemen tüm şirketlerin karşılaştıkları sorunlardır. Tarafımca danışmanlık verilen şirketlerin karşılaştığı tüm uyuşmazlıklar ve işlemleri tarafımca yürütülmektedir. Ayrıca Uluslararası ve Lojistik alanında da lisans eğitimimin olmuş olması dolayısı ile bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin işleyişlerine hâkim olmam şirket sözleşmelerinin hazırlanması konusunda çok faydalı olmaktadır.
Sağlık hukukunda en sık karşılaşılan hukuki sorun nedir? Sağlık sektöründeki teknolojik ilerlemeler ve veri güvenliği konularına nasıl yaklaşıyorsunuz?
En sık karşılaşılan sorun malpraktis dediğimiz ‘Tıbbi Uygulama Hatası’dır. Tıp biliminin standartlarına ve tecrübelere göre gerekli olan özenin bulunmadığı ve bu nedenle de olaya uygun gözükmeyen her türlü hekim müdahalesi, tıbbi uygulama hatasıdır. Sağlık sektörü, teknolojiden pek çok farklı açıdan faydalanmıştır. Bulut ortamında saklanan dijital sağlık kayıtları sayesinde doktorların, artık matbu kayıtlar oluşturması ve bunları güncelleyip yönetmesi için pek fazla zaman ayırması gerekmiyor. Giyilebilir cihazlar ve dijital sağlık uygulamaları, doktorların uzun süren rahatsızlıkları olan hastaları takip etmesine yardımcı oluyor. Ancak her geçen gün ortaya çıkan veri miktarı, hangi sağlık verilerinin nerede muhafaza edildiğini ve bunlara kimlerin erişim sağlayabildiğini takip etmeyi giderek zorlaştırıyor. Araştırmalara göre, sağlık sektörü, sorun başına 10,10 milyon USD ile en yüksek ortalama veri ihlali maliyetine sahip. Yoğun mesai günlerinin, çoğu zaman verilmeyen siber güvenlik eğitimlerinin bu ihlallerin başlıca sebepleri olduğunu düşünüyorum.
Yorumlar
0 yorumlar