Ankara Life Dergisi

Hipertansiyon nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Çağımızın yaygın hastalıklarından biri olan Hipertansiyon hakkında neler biliyoruz? Bildiklerimiz ise yeterince yol gösterici oluyor mu? Başkentin en çok okunan yayını Ankara Life Dergisi ekibi olarak bu soruların cevabını almak üzere Özel Çankaya Yaşam Hastanesi doktorlarından Kardiyoloji Uzmanı Muhammed Kemal Kahyalar’ı ziyaret ettik. İyi okumalar dileriz…

Hipertansiyon ya da tansiyon yüksekliği nedir ve neden olur?
Tansiyon, kalbin kanı pompalarken damar cidarında oluşturduğu basınçtır, bu basıncın istenilen değerlerin üzerinde olması durumu ise; hipertansiyon olarak tanımlanır. Toplumun %20’sinde hipertansiyon vardır, bu oran 45-54 yaş grubunda yaklaşık %40, 55-64 yaş grubunda ise yaklaşık %50’dir. Bu nedenle toplumun her yaş grubundan bireyler yılda en az bir kez tansiyonlarını kontrol ettirmelidirler.
Kan basıncı sistolik (büyük tansiyon) ve diastolik (küçük tansiyon) olarak iki farklı değerden oluşur. Normal kan basıncı değerleri sırasıyla; sistolik için en çok 130 mmHg, diastolik için ise en çok 85 mmHg olmalıdır, bu değerler normal kan basıncı değerleridir. Sınırda normal değerler ise; sistolik kan basıncı için 130-139 mmHg, diastolik kan basıncı içi ise; 85-89 mmHg’ dır. Hipertansiyon sınırı ise; sistolik kan basıncı için 140 mmHg, diastolik kan basıncı için ise; 90 mmHg’ dır. Hipertansiyon birincil hipertansiyon ve ikincil hipertansiyon olarak sınıflandırılır. Genetik faktörler; fazla tuz tüketimi, hareketsiz yaşam, fazla kilo, stres, sigara ve aşırı alkol tüketimi hipertansiyonun bilinen en sık nedenleri olsa da; hastaların yüzde 90-95’inde hipertansiyonun nedeni belli değildir. Hastaların yüzde 5 veya 10’unda görülen sekonder (ikincil) hipertansiyon ise;  altta yatan bir nedene bağlı olarak gelişir. İkincil hipertansiyonun en sık görülen nedenleri; böbrek hastalıkları, böbreküstü bezi hastalıkları, böbrek damarlarının daralması, doğuştan aortun bir bölümünün dar olması, uyku apnesi, tiroid bezi hastalıkları, doğum kontrol hapları, soğuk algınlığı ilaçları, burun tıkanıklığını gideren ilaçlar,  romatizma ve depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlardır.

Hipertansiyonda ortaya çıkabilecek komplikasyonlar nelerdir?

İskemik kalp hastalığı, kalp krizi, felçperiferik vasküler hastalıkkalp yetmezliğiaort anevrizması, difüz damar sertliği  gibi kardiyovasküler hastalıkların riski artmaktadır. Hipertansiyon ayrıca kognitif yetersizlikdemans ve kronik böbrek hastalığı için de risk faktörü oluşturmaktadır.  Gözlerde görme kaybına kadar götürecek süreci yapabilir, böbrekler  özellikle malign hipertansiyonda büyük zarar görürler.

Hipertansiyon nasıl teşhis edilir, belirtileri nelerdir?

Hasta sürekli olarak yüksek kan basıncına sahip ise hipertansiyon teşhis edilir. Geleneksel olarak tanı, tansiyon aleti ile belli süre içinde aralıklı üç ayrı ölçüm yapılmasını gerektirir. Hipertansif  hastaların başlangıç değerlendirmesinde anamnez ve fiziksel muayene gerekir. Tanıda altın standart 24 saat ambulatuar kan basıncı ölçümüdür. Takip  ideal olmakla birlikte, evde yedi gün boyunca tansiyonun izlenmesi ile de gerçekleştirilebilir. Ambulatuar kan basıncı ölçümü hipertansiyonun tanısında ve takibinde ideal bir yöntemdir ve imkan olan her durumda kullanılmalıdır. Ambulatuar kan basıncının 24 saatlik ortalaması ≥130/80 mmHgveya gündüz ortalaması ≥135/85 mmHg veya gece ortalaması ≥120/70 mmHg  ise hipertansiyon tanısı konulur. Hipertansiyon nadiren semptom gösterir ve genellikle tarama esnasında veya tesadüfen tespit edilir. Yüksek tansiyona sahip bazı kişiler baş, ense, sırt ağrısı, bazen göğüs ağrısı, nefes darlığı, çabuk yorulma, sersemlemebaş dönmesitinnitus (çınlama), görme bozukluğu veya bayılma şikayetlerinde bulunmaktadır.

Hipertansiyon nasıl tedavi edilir ve yöntemleri nelerdir?

Toplum sağlığı açısından erişkin bireyin kan basıncı hangi evrede olursa olsun uygun yaşam tarzı değişikliklerine uymalıdır. Yaşam tarzı önerilerinin ilaç tedavisi kadar önemli olduğu bilinmelidir. Hastalarımıza başlıca önerilerimiz; ideal vücut ağırlığına gelmeleri,  tuz kısıtlaması yapmaları, sağlıklı beslenmeleri, sigarayı bırakmaları, alkolü kısıtlamaları, hareketli yaşama geçmeleri, stres yönetimini uygulamalarıdır. Antihipertansif  ilaç tedavisine başlamak için de kan basıncı değeri ile birlikte risk faktörleri ve eşlik eden hastalıklar dikkate alınmalıdır. Genel popülasyonda tedaviye başlamak için eşik klinik sistolik kan basıncı değeri ≥140 mmHg veya diyastolik kan basıncı değeri ≥90 mmHg  iken, yaşı 80 ve üzeriolanlarda eşik klinik sistolik kan basıncı ≥150 mmHg’dır. Evre 1 hipertansiyonda ilaç tedavisine diyabetes mellitus, kronik böbrek hastalığı, koroner arter hastalığı serebrovasküler hastalık veya hedef organ hasarı varlığında hemen başlanır. Bu hastalıkların olmadığı durumlarda yaşam tarzı değişiklikleri önerilir. 1 ay sonra kan basıncı hâlâ Evre 1’de ise; ilaç tedavisine başlanır. Ancak hastanın günlük yaşam kalitesini etkileyen hipertansiyonla ilişkili semptomları var ise, antihipertansif ilaç tedavisine daha erken başlanabilir. Evre 2 ve üzeri hipertansiyonda ise ilaç tedavisine hemen başlanmalıdır.

Hipertansiyon hastaları nelere dikkat etmeli?

Hipertansiyon kronik bir hastalık olduğu için; belirli aralıklarla hekim kontrolüne gitmek, ömür boyu yaşam tarzı değişikliklerini uygulamak, hekimin uygun gördüğü ilaçları her gün düzenli ve ara vermeden  kullanmak yüksek tansiyonu kontrol altında tutmada oldukça önemlidir. İyi uygulanan diyet, egzersiz ve kilo kontrolüyle ilaçlara olan gereklilik azaltılabilmektedir. Ancak hekim önermedikçe ve düzenleme getirmedikçe ilaçlarının kesilmemesi gerekmektedir. Hipertansiyon tedavisinde başarı büyük oranda hastaya bağlı olup ilaç uyumuna dikkat eden ve yaşam tarzı değişikliklerini uygulayan hastalarda başarılı sonuçlar alınmaktadır. 

Yorumlar

0 yorumlar