Ankara Life Dergisi

Lale ile Anda Şifa!

Sigorta sektörünün yanı sıra kişisel gelişim alanında da adından oldukça söz ettiren Lale Öztürk, şehrin en çok okunan yayını Ankara Life Dergisi’ne konuk oldu. Merak ettiğimiz sorularımızı sizler adına yanıtladı. İyi okumalar dileriz.
Lale Hanım öncelikle sizi tanıyalım. Lale Öztürk kimdir?
49 yaşında evli ve iki çocuk annesiyim. Lisans mezunuyum, yaklaşık 30 yıldır sigortacılık sektöründe kendime ait sigorta acentemde eşimle birlikte hizmet vermekteyim. Kişisel gelişim alanında ise yaklaşık 3 yıldır çeşitli eğitimler alarak kendimi geliştiriyorum ve ikinci bir meslek olarak icra ediyorum. İşimi, birlikte çalıştığım iş ve yol arkadaşlarımı çok seviyorum.

Peki nedir bu kişisel gelişim? Kısaca anlatır mısınız?
Kısaca ve en yalın haliyle; kendinle ilgili rahatsız olduğun davranışların yerine yenilerini getirme ve bunları da alışkanlık haline getirme demek. Kişisel gelişimle ilgili birtakım yöntemler vardır ve bunların başında koçluk gelir. NLP, Kuantum, Regresyon, nefes teknikleri, Access Bars, Thetahealing gibi birçok alanı kapsamaktadır. Ben bunların hepsinin uygulayıcılığını yapmaktayım.

Koçluk dediniz biraz açar mısınız? Nedir bu Koçluk?
İnsanların bulundukları yerden istedikleri yere ya da hedeflerine veya başa çıkamadığı konularda onların yanında olup, rehberlik yapmaktır. Biraz daha açarsak, bizim bir bilinçli halimiz bir de bilinçaltımız vardır. Koçluğun yaptığı şey ise; bilincin inandığı hedefe bilinçaltının inanmasını sağlamaktır. Bu sayede sınırsız gücü içimizden çıkarabiliriz, bunun için koçlukta kişilere güçlü sorular sorarak yapmak istediği ya da yapmak istemediği şeylere kendisinin fark etmesini sağlayıp, başa çıkması konusunda rehberlik ederiz.

Peki siz uzun yıllardır sigortacılık yaparken neden kişisel gelişim alanında kendinizi geliştirmeye ihtiyaç duydunuz?
Evet aslında her şey bir ihtiyaçtan doğuyor, benim stresli bir işim var ve uzun yıllardır da hep aynı tempoda yoğun bir şekilde çalışıyorum, sürekli insanlarla iletişim halindeyim. Aynı zamanda da sorun çözmeye odaklı bir mesleğim var. Öyle ki günün birinde artık stresimi yönetemediğimi anladım ve bu durumun bana zarar verdiğini, her geçen gün mutsuz, öfkeli bir insana dönüştürdüğünü gördüm. İşte bunun farkına vardığım gün, bir şeyler yapmam gerektiğini anlayıp kişisel gelişime adım atmış oldum. Kendimle ilgili karar aşamasının ardından, “Her şey sende başlar, sende biter.” mottosu ile yola çıkarak önce kendimi dönüştürmeye karar verdim. Birçok eğitimler alarak, kitaplar okuyarak, videolar izleyerek ve uygulamalar yaparak kendimi kucakladığımda başkalarının düşüncelerini önemsememeye başladım. Bu sayede özgüven ve özdeğerimin farkına vardım. Bu durum beni çok farklı biri yaptı, artık hayata karşı bakış açım değiştirdi. İnsanlara seanslar yaparak, her dokunduğumda farkındalıklarını ortaya çıkarıp, yanlarında olduğumu her hissettirdiğimde gerçek ben oluyordum. Çok severek yaptığım için de kendimi mükemmel hissetmeye başladım ve ben mutlu olunca anladım ki çevremdeki herkes mutlu oluyordu. Başta ailem, danışanlarım, arkadaşlarım, eşim, dostum bendeki değişimi kısa sürede fark etti ve bu durum benim işime, hayatıma, her şeyime yansıdı. Özet olarak beni sevgi dolu, pozitif bir insan haline getirdi.

Lale Hanım son olarak buradan okurlarımıza iletmek istediğiniz mesajınız var mı?
Düşünce öyle bir enerjidir ki, bilim adamları bunu yaptığı deneylerle kanıtlamıştır. Her birimiz düşüncelerimizle evrene frekanslar yayarız, her frekans evrende kendisiyle bağlantılı frekansı bulur, her bir frekansın düşüncesi farklıdır. Yani Kuantum’da her oluşumun başlangıç noktası istemektir. Neyi düşünürsek o gerçekleşir, işte tam da bu yüzdendir. Son olarak şunu da belirtmek isterim, sevgi bu dünyada bana göre en önemli duygudur, o olmazsa hiçbir şey olmaz. Başta kendini sev, yaptığın işi sev, insanları, hayvanları, doğayı, tüm canlıları sev. Sev ki her şey çok daha kolay ve güzellikle olsun.
Eğer sen de dönüşümü istiyorsan, @lale_ile_anda_sifa adresimi ziyaret edebilir, hayat yolculuğunda yanında olup, birlikte çok güzel şeyler yapabiliriz. Sevgiyle kalın…

Yorumlar

0 yorumlar