“Meslekte direkt olarak insanlarla birebir iletişim halinde olmanız gerekiyor.”
Dişler, kuşkusuz yüzümüzün, gülümsememizi ve ifademizi en çok etkileyen bölgesi. Haliyle sağlıklı olmaları da çok önemli. Başkentin en sevilen dergisi Ankara Life Dergisi, başarılı diş hekimi Ali Karaağaç ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.
Röportaj: Yağmur Demirel Fotoğraf: Koray Aslan
Ali bey, öncelikle biraz sizi tanımak isteriz. Bize biraz kendinizi tanıtabilir misiniz?
İsmim Ali Karaağaç. Ankara Batıkent’te serbest diş hekimliği yapıyorum. 30 yıldır bu işi yapıyorum. Mesleğimde bugün geldiğim başarılı yerin sebebi sektördeki gelişmeleri takip etmemdir. Hem Türkiye’de düzenlenen hem de uluslararası düzenlenen sempozyum ve kongrelere katılmamdır.
Bu mesleğe nasıl karar verdiniz?
Mesleğimi, erken yaşta, iyi bir etiket sahibi olabilmek, saygınlık kazanabilmek ve para kazanabilmek için seçtim. Tabii bu, 30 yıl öncesinin koşullarıydı. (Gülüyor)
Mesleğinizin zorlukları nelerdir?
Meslekte direkt olarak insanlarla birebir iletişim halinde olmanız gerekiyor. Günümüzde insanların psikolojik durumları, tahammül seviyeleri eskisinden daha farklı, daha düşük. Bizim mesleğin zorluklarından biri de itibar sorunu. Daha önce, itibarımız daha yüksekti. Ama şu an çok fakülte açma politikası yüzünden meslektaş sayısı artıyor ama eğitim kalitesi düşüyor. Bu da mesleği itibarsızlaştırıyor.
Pandemi süreci etkilediği diğer pek çok alışkanlığımız gibi düzenli diş hekimi kontrolü alışkanlığımızı da etkiledi. Bu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Pandemi süreci bilmedikleri bir durum nedeniyle korkup diş hekimlerine gelemediler. Sadece diş hekimi de değil, çok acil bir şey olmadıkça hastanelere de gitmediler. Pandeminin bu etkisi şimdi yerini ekonomik krize bıraktı. Pandemi zamanı sağlık kaygısı güden insanlar şimdi de ekonomik kaygılar güdüyor. Randevu saatlerine dikkat edilmeli, saatlere uyulmalı. Mümkünse, kişinin yaşı tutuyorsa kontrollere tek kişi gelinmesi gerekiyor. Yaşı tutmuyorsa da tek veli ile gelinmeli. Kalabalık gruplarla gelinmesi hem doktor hem de hasta açısından riskli oluyor.
Hastalar en çok hangi şikayetlerle size başvuruyor?
Diş ağrısı şikayetiyle geliyorlar. Bunun temelde iki nedeni var: Birincisi, düzenli kontrollerini aksattıkları ve dişlerine iyi bakmadıkları için ikincisi, dişlerini sıktıkları için. Diş kontrollerini ertelemeye devam ederlerse, bugün şikayetçi olunan dişte kırık ve çatlak oluşumu ilerde kendilerine eklem sorunu ve diş kaybı olarak geri dönecek. Bu da hem maddi hem de manevi açıdan çok daha sancılı bir süreç olacaktır.
Diş hastalıklarının sinsi ilerleme, geç fark edilme olasılığı var mıdır? Hemen ağrı duymaya başlar mıyız?
Bu durum kişiden kişiye değişebilir. Bazı kişilerin ağrı eşiği düşüktür, aşırı bir ağrı hissederler. Bazılarının ağrı eşiği yüksektir, ağrı olarak hissetmezler ama diş kırıldığı, sallanmaya başladığı zaman fark ederler.
Yorumlar
0 yorumlar