Ankara Life Dergisi

Söz, Müzik ve Daha Fazlası “Berkay Akçay”

Besteci, Plastik Sanatlar Tasarımcısı, Ses Tasarımcısı, Özel İncek Tam Okulları Sanat Danışmanı ve Solist gibi birçok sanat dalında kendini yetiştirmiş ve kendini kanıtlamış olan Berkay Akçay’ı tanıtacağız bugün size. Kendisi Türk ve dünya medyasında yaptığı sanatsal çalışmalar ile yer edinmiş, adeta sanata kendini adamış bir isim. Müzik yapmanın ruhunu beslediğini ve bunu parçaları ile yansıtmaktan gurur duyduğunu belirten Akçay, Ankara Life okuyucuları için iç dünyasının kapılarını açtı.

Berkay Akçay kimdir ?
Aslen Karadeniz’liyim. Ancak 1982 yılında İstanbul’da doğdum.
Başkent Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Klasik Müzik Bestecilik bölümünden tam burslu olarak, 2010 yılında lisans derecesi ile mezun oldum. Akabinde, 2010 yılında Hollanda’da Rotterdam Codarts Konservatuvarına davet edildim. Ve Bestecilik ve Elektro-Akustik Müzik Besteciliği bölümüne burslu öğrenci statüsünde kabul edilerek Prof. Peter Jan Wagemans’ın öğrencisi oldum. Burada kompozisyon eğitimimi Prof. Peter Jan Wagemans, Elektro-Akustik Müzik Besteciliği eğitimimi Prof. Rene Uijlenhoet, Doğaçlama eğitimimi Prof. Jan Bas Bollen, Orkestrasyon eğitimimi Prof. Hans Koolmees’den alarak, 2015 yılında Kompozisyon ve Elektro-Akustik Müzik Besteciliği Ana Sanat Dalı’ndan burslu öğrenci olarak Lisans derecesi ile mezun oldum. Hollanda’da müzik eğitimi sürecinde bestelediğim dört eser konser repertuarlarına alınarak canlı icra edildi. Ayrıca, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Heykel Bölümü’nde özel öğrenci statüsünde Plastik Sanat Heykel çalışmalarında bulundum. Öte yandan Plastik Sanatlar Eğitimimi Mustafa Ayaz Sanat Müzesi ve Kültür Merkezi’nde Azimet Karaman’ dan aldım. 2015 yılında Türkiye’ye dönerek klasik ve popüler müzik alanında besteci, vokalist ve eğitmen olarak Ankara’da çalışmalarıma devam ediyorum. Ayrıca TAM Sanat Müzik Okulunda ve Özel İncek TAM Okullarında çalışmalarımı sanat danışmanı olarak sürdürüyorum. Şan eğitimimi de Yunus Emre Özorhan’la birlikte sürdürmekteyim.

Müziğin ona ne ifade ettiğini sorduğumuzda “delilik” diyen Berkay Akçay; duygusal dünyasının bir aynası olan müzikle çok küçük yaşlarda tanıştığını dahası herkesin müzikle ve sanatla ilgilendiği bir ailede dünyaya geldiğini söylüyor.

Yakın zamanda bir lansman ve gala gerçekleştirdiniz. Bu organizasyondan bahseder misiniz ?
23 Temmuz 2020 Tarihinde “Yalnızım” adlı maxi-single müzik albüm lansmanı ve “Günahkar” adlı şarkımın klip galası; İncek’te bulunan Özel Tam Okulları doğa bahçesinde ve konferans salonunda gerçekleşti.Etkinliğe gelen tüm misafirlerimize çok çok teşekkür eder, bu projede emeği geçen tüm dostlarımıza ve profesyonellere ayrı ayrı teşekkürü bir borç bilirim.Sıradaki projelere yine hep beraber yeni imzalar atma temennisiyle…

Sadece popüler müzikler alanında değil Klasik Müzikler, Elektro Akustik Müzikler ve Plastik Sanatlar ile de yakından ilgilenen Berkay Akçay, bu alanlarda da göz ardı edilmeyecek başarılara imza atmış bir sanatçı.

Multi- B alanında da patentiniz var. Multi-B’nin anlamı nedir ?
Karmaşık bir anlamı olan Multi-B aracı olan bir yapıdır. Parçalardan oluşan bütünlüklü kimliğin aracılık yapan parçası görevini görmektedir. Her şey bir şekilde birbirine bağlıdır. Bunun sanat eserlerdeki yansıması parçalıktan bütünlüğe giden yolda birleştirici görevi gören aracı tarafından yönlendirilmekte ve bütünlüğe kendi içsel dinamikleri tarafından ulaşma çabasını temsil etmektedir. İnsan sanat eserini içselleştirmek için beş duyuya hatta daha fazlasına ihtiyaç duyabilmektedir. Benim uygulamak istediklerim algılama seviyesini ve öncesini anlatmaya çalışmaktadır. Görme engelli olmak, duyma engelli olmak, uzuvlarının eksik olmasının sanat eserini içselleştirmede büyük bir problem olabilmektedir. İşte tam burada Multi-B sanatçı tarafından aynı eserin birkaç versiyonunu yapmaktadır. Bu proje içinde sesi, görüntüyü, dokunsal güdüleri ve kokusallığı aynı şekilde ama farklı formatta kullanarak insana ulaşmayı farklılıklarla birlikte amaç edinmiştir. Örnek olarak yapmış olduğum heykelleri 3D tarayıcıyla tarayıp, 3D yazıcıdan aynı boyutta ve aynı detaylarla basıyorum. Böylece görme engelli olup, uzuvları normal bir şekilde çalışan kişinin 3D tarayıcıdan taranıp 3D yazıcıyla basılan bir heykele dokunarak ve hissederek beyinde heykelin canlandırılmasını sağlayabiliyorum. Multi B’nin bu yönde teknik çalışmalarla bütünleşmesi problemleri problem olmaktan çıkartabiliyor. Bu sadece kullandığım tekniklerden bir tanesi. Multi B’nin diğer yönlerini de sanat severlerle buluşturmak için durmaksızın çalışmalarımı sürdürmekteyim.

Yorumlar

0 yorumlar