Ankara Life Dergisi

Türkiye’den Avrupa’ya Uzanan Güzellik Merkezi; Tevfik Bozdağ Güzellik!

Eğitmen ve Uzman Estetisyen Tevfik Bozdağ, başkentin en çok okunan yayını Ankara Life Dergisi’ne konuk oldu. Tevfik Bozdağ’a açmış olduğu güzellik merkezleri ve özel hayatı hakkında merak ettiklerimizi yönelttik. Siz değerli okurlarımıza keyifli anlatımıyla yanıtladığı röportajımız için iyi okumalar dileriz.

Tevfik Bozdağ kimdir?

1981 yılında Ankara’da dünyaya geldim. Mütevazı bir ailenin çocuğuyum babam fotoğrafçı, annemi 3 yaşındayken kaybettim bu yüzden kendisini hiç görmedim. Zor bir çocukluğum geçti fakat hayattan keyif alan, hiç yılmayan, hayatın tüm zorluklarına rağmen mutluluk ve huzurdan vazgeçmeyen yapıya sahibim, etrafına hep mutluluk vermeye çalışan biriyim.

Sektöre girme hikayeniz çok farklı ve çok etkileyici bundan bahseder misiniz?

Kapılarda parfüm tanıtımcısı olarak başladığım bu yolda, bir gün Tekin Acar Parfümeri sahibine tanımadığımdan dolayı yanlışıkla parfüm satmaya başladım. Sektöre giriş hikayem bu yüzden çok ilginç, mağazayı denetlemeye gelmiş fakat ben onun Tekin Acar olduğunu bilmiyordum. Bilmediğimden dolayı kendisine parfüm sattım, olanları mağaza müdürü dahil herkes sessizce izledi. Öğrenince ben de şok olmuştum, satışımdan çok etkilenmişti ve beni parfüm uzmanı olarak bir şubesinde işe başlattı. Daha sonrasında cilt bakımı eğitimleri aldım, ardından Fransa’ya gittim. Christian Dior’da makyaj eğitimi aldım, aynı zamanda Mac gibi makyaj markalarında, defilelerde, dizilerde ve televizyon çekimlerinde yer aldım. Sonrasında ise kalıcı makyaj eğitimleri alarak bu işin okulunu bitirdim.

Türkiye’nin dokuz ödüllü bir markası olmanız sizde ve işletmelerinizde neleri değiştirdi?

Türkiye’nin dokuz ödüllü güzellik markası olmak gerçekten büyük bir sorumluluk, çünkü biz para vererek ödül alan bir işletme değiliz. Sektörde ise şu an çok farklı şeyler dönüyor, firmalar, televizyon kanalları bizi arıyor, hatta devlet kanalları dahi bizi arayıp röportaj yapmak istediklerini dile getiriyor. Bunun sebebi sektörde gerçekten önde gelen, bu işi layıkıyla yapan işletmelerden biri oluşumuzdan dolayı kaynaklanıyor. İşletmelerimize gelen herkes çok samimisiniz ve ödülleriniz bizi çok etkiliyor, güvenilir olduğunuzu çok fazla duydum diyerek bizimle fotoğraf çekiliyorlar. Sanki bir film veya dizi setini ziyaret etmiş gibi heyecanla geliyorlar.

Bahçelievler şubenizde ciddi bir potansiyeliniz var, peki Çayyolu şubenizde bizleri neler bekliyor?

Çayyolu şubemiz bölgenin en büyük güzellik merkezlerinden bir tanesi tam dört katlı bir villa, açıkçası o bölgede bu kadar ihtişamlı ve bu kadar dikkat çekici başka bir güzellik merkezi yok. Çok detaylı hizmetler veriyoruz, Çayyolu müşterisi ciddi anlamda ne istediğini bilen kaliteli bir müşteri kesimi.

Avrupa’ya açılma projenizden bahseder misiniz?  Avrupa’da nerede şube açmayı düşünüyorsunuz?

Çok önceden beri Avrupa’dan fazla istek geliyordu, hatta Franchising isteği her ay mutlaka geliyor fakat ben oraya isim hakkımı vermek yerine kendim bir şube açmak istiyorum. Yakın zamanda Almanya, Hollanda, Belçika gibi ülkelerde sırasıyla şubelerimi açacağım. Önceliğim olarak Almanya Köln civarında bir şube düşünüyorum.

Özellikle sosyal medyada çok güçlüsünüz, memnuniyetiniz oldukça fazla bunu nasıl başarıyorsunuz?

Tekrar söylemek gerekirse bizi bu kadar güçlü ve güvenilir kılan tek şey samimiyetimiz. Bize gelen danışanlarımız ile müşteri işletme ilişkisi içerisinde değiliz, tam bir aile ortamımız var. Gelen danışanlarımız kendi ailesinden ve gün içinde yaşadıklarından bahsediyor. Hatta gelip bizimle yapacağı işi paylaşan, çocuğu için hangi okula yazırdırmak konusunda bile fikir alıyor. Çayyolu şubemize canı sıkıldığında bahçemizde kahve içmeye gelen, sadece çay içmek ve sohbet etmek için dahi bizi  tercih eden danışanlarımız var. Hal böyle olunca açıkcası bizi farklı kılan tek şey samimiyet.

Bu kadar fazla pozitif olmayı nasıl beceriyorsunuz, personeller ile aranızda çok güzel bir ilişki var, bunu anlatır mısınız?

Pozitiflik dünyadaki bütün kilitli kapıları açar, gönüllerin kapısını da açar. İnsanları, hayvanları kısacası hayatı yaşamayı seven bir insan, herkesle arası iyi olan bir insandır. Sabah uyandığımda bugün güzel bir gün olacak dediğim zaman güzel bir gün oluyor, çünkü güne güzel bir enerji ve pozitif başlarsanız etrafınıza da bunu yansıtırsınız. Ben şahsi olarak mutsuz, sorunlu, sıkıntılı, negatif insan sevmiyorum ve böyle insanları barındırmıyorum. Personel ve çalışma arkadaşı seçerken dahi pozitif, tebessüm eden mutlu insanları tercih ediyorum. Bu yüzden personellerim ile aram ciddi anlamda güzel, biz her zaman personel patron ilişkisinden ziyade ağabey kardeş ilişkisi içindeyiz.

Yorumlar

0 yorumlar