Genç Girişimciliğin Dinamik Yükselişi!
Gayrimenkul sektörü, yalnızca binaların değil, aynı zamanda insan hayatına değer katacak vizyonların şekillendiği bir alan. 2021 yılında sektöre adım atan Arda Dadandı, Century 21 Royal’in yönetim kurulu üyesi olarak, kısa sürede sağlam bir yer edindi. Genç yaşta gösterdiği başarılarla dikkat çekerken, sadece işine odaklanmakla kalmıyor; aynı zamanda binicilik ve sualtı sporları gibi hobileriyle de yaşam dengesini sağlıyor. Bu hobiler, ona iş dünyasında daha sağlıklı bir perspektif kazandırırken, yoğun iş temposunu dengelemesinde de önemli bir rol oynuyor.
Her adımında daha iyisini yapmayı hedefleyen Arda Dadandı, gayrimenkulü sadece bir iş değil, insanların hayatındaki en büyük maddi kararlarda rehberlik etmek olarak görüyor. Sektördeki bu vizyoner bakış açısı, onu güven temelli bir iş anlayışıyla başarıya taşıyor.
Ankara Life Dergisi olarak gerçekleştirdiğimiz röportajda, Arda Dadandı’nın sektördeki hızlı yükselişi, genç girişimciliğin dinamikleri ve geleceğe dair büyük hedeflerini konuştuk. Bu röportajda, yalnızca başarı hikâyesi değil, iş ve özel hayat arasındaki dengeyi nasıl kurduğunu ve hobilerinin iş hayatına etkisini de keşfedeceksiniz. Arda Dadandı’nın içten yanıtları, genç girişimcilere ilham verecek değerli ipuçları sunuyor. Keyifli okumalar dileriz.
Arda Bey öncelikle sizi tanıyalım. Arda Dadandı kimdir? Kariyer yolculuğunuzdan bahseder misiniz?
1998 yılında Ankara’da doğdum, aslen Trabzonluyum. 2017 yılında Atılım Üniversitesi’nde lisans eğitimime başladım. Üç yıl boyunca Uluslararası Lojistik bölümünde eğitim aldıktan sonra kariyer hedeflerimi yeniden değerlendirerek İşletme bölümüne geçiş yaptım. Bu değişiklik, iş hayatına yönelik bakış açımı genişletmemi sağladı. Gayrimenkul sektörüne 2021 yılında, üniversite eğitimim devam ederken adım attım. Bu dönemi kariyerimin çıraklık yılları olarak görüyorum. Sektöre dair bilgim sınırlıydı ve çoğu zaman tek başıma ilerlemeye çalışıyordum. Doğal olarak hatalar yaptım, zorlandım, ama tüm bu deneyimler bana ciddi bir altyapı ve vizyon kazandırdı. İşin mutfağında geçirdiğim o dönem, bugün sahip olduğum iş disiplininin ve bakış açısının temelini oluşturdu.
2022 yılında Beytepe’de kendi ofisimizi açarak daha profesyonel ve kurumsal bir yapıya geçtik. Şu anda üçüncü yılımıza girerken, yalnızca Ankara’da değil, Türkiye genelinde bilinen, güvenilir ve dinamik bir ekip haline geldik. Bu noktaya gelmek bizim için önemli bir başarı ama yolun sonu değil. Hedeflerimiz büyük, hayallerimiz ise çok daha büyük. Attığımız her adımda sürdürülebilir başarı ve kalıcı değer yaratmayı amaçlıyoruz.
Genç bir girişimci olarak sektördeki yolculuğunuzu nasıl tanımlarsınız? İlerlediğiniz süreçte sizi en çok motive eden faktörler neler oldu?
Sektöre oldukça genç yaşta adım attığımı düşünüyorum. Bugün bu alanda uzun yıllar geçirmiş kişilere sorduğunuzda, çoğu genellikle ‘Keşke daha erken başlasaydım’ der. Bu açıdan bakıldığında, erken başlamış olmak benim için önemli bir avantaj oldu.
Bu süreçte en büyük motivasyon kaynağım her zaman başarıydı. Attığım her adımda daha iyisini yapmak, daha fazla değer üretmek ve insanların hayatına dokunmak beni daima ileriye taşıdı. Özellikle, yatırım yapacak kişileri doğru yönlendirmek, onların güvenini kazanmak ve süreç sonunda yüzlerinde oluşan memnuniyeti görmek çok değerli.
Bizim işimiz, insanların hayatlarında yapacakları en büyük maddi kararın tam merkezinde yer alıyor. Bu nedenle her müşteriyle birebir ilgilenmek, ihtiyaçlarını dikkatle analiz etmek ve onları gerçekten anlamak çok önemlidir. Fark ettim ki, bu süreçte insanların en büyük beklentisi anlaşılmak. Satın alırken ya da mülklerini satarken kendilerini doğru şekilde ifade edebildiklerini hissettiklerinde, süreç çok daha sağlıklı ilerliyor. Bu farkındalıkla çalışmak, işime olan bağlılığımı artırıyor ve beni her gün yeniden motive ediyor.
Danışanlarınıza yatırım sürecinde en çok hangi konularda rehberlik ediyorsunuz? Özellikle mevcut taşınmazların elden çıkarılması ve yeni fırsatlara yönlendirme konusunda nasıl bir strateji izliyorsunuz?
Danışanlarıma yatırım sürecinde en çok mevcut taşınmazların doğru şekilde değerlendirilmesi konusunda rehberlik ediyorum. Ellerindeki gayrimenkuller her zaman istedikleri rakamlara satılamayabiliyor; ancak bazen öyle projeler ve yatırım fırsatları çıkıyor ki, bu taşınmazları hızlıca nakite çevirip doğru zamanda, doğru lokasyona yönlendirmek büyük bir avantaj sağlıyor. Burada önemli olan, duygusal bağ kurmadan, taşınmazı gerçek değeri üzerinden elden çıkartmak ve artış potansiyeli yüksek bölgelere zamanında girebilmek. Bu stratejiyle danışanlarımı, artık prim potansiyeli kalmamış bölgelerden çıkarıp, trend haline gelen lokasyonlara yönlendirerek ciddi kazançlar elde etmelerini sağlıyorum.
İş hayatınızda başarılı olduğunuz kadar özel hayatınızda da binicilik ve sualtı sporları gibi farklı hobileriniz bulunuyor. Bu hobiler iş hayatınıza nasıl etki ediyor? Bir anlamda size nasıl bir denge sağlıyorlar?
İş hayatı yoğun tempolu ve yüksek stres altında karar almayı gerektiren bir dünya. Bu tempoyu dengelemek adına özel hayatımda beni zihinsel ve fiziksel olarak besleyen hobilerle ilgilenmeye çalışıyorum. Özellikle binicilik, doğayla iç içe bir ortamda bulunarak odaklanma ve sabır geliştirmeme yardımcı oluyor. Sualtı sporları ise her zaman yapabildiğim bir aktivite değil, ama yılda birkaç kez fırsat bulduğumda adeta zihinsel bir mola işlevi görüyor. O anlarda günlük telaşlardan uzaklaşıp kendime alan açabiliyorum. Bu hobiler, hem iş hayatındaki yoğunlukla baş etmemi kolaylaştırıyor hem de daha sağlıklı bir iç denge kurmamı sağlıyor. Uzun vadede başarıyı sürdürebilmenin en önemli unsurlarından birinin bu denge olduğunu düşünüyorum.
2023-2024 dönemi itibarıyla 30 yaş altı en fazla ciro yapan isimler arasında ödül almak büyük bir başarı. Türkiye genelinde 8. olmanın da ayrıca bir anlamı var. Bu ödüller size nasıl bir motivasyon sağladı ve geleceğe dair hedefleriniz nelerdir?
Bu tür ödüller, özellikle genç yaşta bir girişimci olarak doğru yolda ilerlediğimi görmek açısından benim için çok kıymetli. 30 yaş altı kategorisinde Türkiye genelinde ilk 10 içinde yer almak, sadece kişisel bir gurur değil; aynı zamanda ekibimle birlikte verdiğimiz emeğin ve disiplinli çalışmanın da somut bir karşılığı. Bu başarı, bana daha büyük hedefler koymam gerektiğini hatırlatıyor. Kısa vadede sektördeki konumumuzu daha da sağlamlaştırmak, orta ve uzun vadede ise uluslararası pazarlarda kalıcı bir iz bırakmak istiyorum. Sürdürülebilir, inovatif ve topluma değer katan iş modelleri üretmek öncelikli hedeflerim arasında. Bu ödül, motivasyonumu artırmanın ötesinde; sorumluluk duygumu da büyüttü diyebilirim.
Kariyerinizde elde ettiğiniz başarılar sizi geleceğe nasıl motive ediyor? Önümüzdeki birkaç yıl içinde kendinizi hangi alanda görmek istiyorsunuz ve yeni hedefleriniz neler?
Geçmişte elde ettiğim başarılar, her zaman bir sonraki adıma geçme cesaretini verdi. Her başarı, beraberinde yeni sorumluluklar getiriyor. Bugün Ankara’da sektörün önde gelen firmalarıyla çalışıyorum; onların ortaya koyduğu değerli projeleri temsil etmek benim için hem bir onur hem de büyük bir sorumluluk. Bu firmaların başında yer alan halihazırda ikon projesinin örnek villasında bulunduğumuz Lima Yapı ile uzun süredir çözüm ortaklığı içerisindeyiz. Ankara’da eşi benzeri olmayan, mimarisi ve kalitesiyle öne çıkan lüks villa projeleri üretiyorlar. Bu tarz projeleri yönetmek, yalnızca bir satış süreci değil; üst düzey bir temsil gücü, motivasyon ve sürekli odaklanma gerektiriyor. Okurlara da özellikle bu projelere göz atmalarını tavsiye ederim. Önümüzdeki birkaç yıl içinde hedefim, gayrimenkul sektöründe daha sağlam ve sürdürülebilir yapılar kurmak. Bununla birlikte, teknoloji ve sürdürülebilirlik odaklı iş modellerine yatırım yaparak farklı alanlarda da varlık göstermek istiyorum. Aynı zamanda genç girişimcilere yol gösterecek projelere destek olmak ve iş dünyasındaki etkimizi daha geniş bir ekosisteme yaymak da önceliklerim arasında. Kısacası amacım; sadece işimi büyütmek değil, aynı zamanda toplumsal ve sektörel etkisini de büyütmek.
Genç girişimciler için özellikle emlak sektöründe başarıya giden yolda neler önerirsiniz? Bu sektördeki deneyimlerinizden yola çıkarak, yeni girişimcilerin karşılaştığı engelleri aşabilmesi için atması gereken ilk adımlar nelerdir?
Emlak sektörü, bürokratik süreçler ve dalgalı piyasa dinamikleri nedeniyle genç girişimciler için oldukça zorlu bir alan olabilir. Bu sektörde deneyim kazandıkça fark ettiğim en önemli şey, sabırlı olmanın ve güçlü bir analiz yeteneği geliştirmenin gerekliliğiydi. Yatırım yapılacak bölgeyi, arz-talep dengesini ve gelecekteki potansiyel gelişmeleri doğru bir şekilde analiz etmek şart. Yeni girişimciler için ilk adım, sağlam bir bilgi altyapısı oluşturmak ve mümkünse sektörde deneyimli kişilerle mentorluk ilişkileri kurmaktır. Riskleri iyi yönetebilen, veri odaklı düşünebilen ve uzun vadeli plan yapan girişimciler bu sektörde başarılı olabiliyor. Ayrıca güven ilişkisi burada çok kritik bir rol oynuyor. İlk projeden itibaren şeffaflık ve güven temelli bir iş anlayışı oluşturmak, uzun vadede sürdürülebilir başarıyı beraberinde getiriyor. Bunu çok sevdiğim bir sözle ifade etmek gerekirse, Mümin Sekman’ın ‘Hayatlarının bir döneminde bedel ödemeyenler, hayatları boyunca bedel öderler’ sözü, benim de hayatımda bir rehber oldu. Bir girişimci olarak, emek olmadan başarıya ulaşmanın mümkün olmadığına inanıyorum; bedava peynir sadece fare kapanında bulunur.
