Ankara Life Dergisi

Anneden Kızlara; Hashimoto Tiroidi ve Beslenme Önerileri

Kronik otoimmün tiroid hastalığı; Hashimoto tiroidi (HT), en yaygın otoimmün tiroid patolojilerinden biridir. Dünya nüfusunun %5’inin kronik lenfositik tiroidi olarak da bilinen Hashimoto hastalığından muzdarip olduğu tahmin edilmektedir. Hashimoto tiroidi bilinen en yaygın otoimmün hastalıktır ve sıklıkla diğer otoimmün endokrinopatilerle birlikte kümelenmektedir. Hashimoto tiroidinin etiyolojisinde vücudun kendi hücrelerine karşı immünolojik toleransı kaybolmaktadır. Bu duruma genetik ve çevresel faktörler neden olabilmektedir. Yorgunluk hissi, metabolik parametrelerde değişkenlik, beden ağırlığının anlamsız değişkenlikleri, üşüme hissi, uykuya düşkünlük, çeşitli sindirim sorunları ve ruh halinde ani değişiklikler bu hastalıkla birlikte görülebilmektedir. Hashimoto tiroidinin çölyak tanısı alan her 5 kişiden 1’inde, Tip 1 Diyabet tanısı alanların %17’sinden fazlasında, polikistik over sendromu olan kadınların %70’inde bulunduğu saptanmıştır. Yetişkin kadınlarda Hashimoto tiroidi prevalansının erkek hastalara göre yaklaşık dört kat daha fazla olduğunu saptanmıştır. Aynı zamanda ekonomik düzeyleri farklı yetişkinler arasında HT prevalansında farklılıklar bulmuşlardır. Düşük ve orta gelirli ülkelerde HT prevalansı en yüksektir ve yüksek gelirli ülkelerdeki prevalans, üst-orta gelirli ülkelerden daha çok kaydedilmiştir.
Bir pilot çalışma; Hashimoto tiroidi tanısı almış katılımcılardan oluşan bir kohortun sağlıklı bireylerle karşılaştırıldığında beslenme alışkanlıkları ve farklı gıdaların alımı ile redoks dengesindeki değişiklikler arasındaki ilişkiyi araştırmış; beslenme alışkanlıklarının Hashimoto tiroidi olan ve olmayan denekler arasında önemli ölçüde farklılık göstermiştir. Hashimoto tiroidi tanısı alanlar, sağlıklı kontrollere göre daha yüksek hayvansal ürün alımı ve Akdeniz diyetine daha düşük düzeyde bağlılık bildirdi. Sonuçlar ise; Hashimoto tiroidi tanısı alanlar beslenme modeli, sağlıklı bireylere kıyasla artan hayvansal protein tüketimi, daha yüksek doymuş yağ ve rafine şeker alımı ve daha düşük lif ve antioksidan alımı ile karakterizeydi. Hashimoto tiroidi tanısı alanların beslenme kalıpları Batı tipi diyete benziyordu, kontroller ise Akdeniz diyetine daha yüksek düzeyde bağlılık gösteriyordu. Bu önemli fark, otoimmünitede beslenme modellerinin olası bir yatkınlık rolü hipotezini desteklemektedir.
Hashimoto tiroidine özel bir beslenme türü henüz belirlenememiştir. Fakat bazı çalışmalar laktoz ve gluten kısıtlamasının hastalığın seyrini değiştirebileceğini ifade ederken, yeterli kanıtların olmaması genel geçerlik kavramını kısıtlıyor. Bazı hastalarda selenyum takviyesi ile gluten alımının azaltılması sonucunda tiroid fonksiyon değerleri arasında bir ilişki olabileceği saptanırken, bazı çalışmalar gluten ilişkisini netleştirmekte güçlük çekiyor.
Hashimoto tiroidiyle birlikte; disbiyozis sıklıkla görülebileceğinden ve sindirim – bağışıklık – metabolizma gibi faktörler etkilenebileceğinden, mutlaka probiyotik içeren gıdaların günlük beslenmede yer alması ve posa desteğinin sağlanması önemlidir. Yine antioksidanlar bakımından zengin olan besinlerin mevsiminde tüketilmesi, hücre yenilenmesine destektir. Mineral ve vitamin düzeylerinin düzenli takibi, hastalığın şiddetli semptomlarının azaltılmasına yardımcıdır. Örneğin D vitamini eksikliği yorgunluğu artırabilir. Süt ve süt ürünlerinden az yağlı olanların tercih edilmesi, protein kalitesinin artmasına yardımcıdır. Omega 3 kaynağı gıdalar protektif özellik sağlar; mevsiminde balıkların uygun yöntemlerle pişirilerek tüketilmesi, mevsim sebze ve yeşilliklerinin bileşiminde yer alan mikrobesinler genel sağlık durumunu iyileştirirken, beden ağırlığı yönetimini kolaylaştırır. Özellikle sindirim sistemini güçlü tutmak, Hashimoto tiroidinin yönetimini kontrol altına almaya yardımcıdır. Beslenme durumunun düzeltilmesi, Akdeniz diyetine uygun bir yaşam tarzı ve Batı tarzı kalıpta beslenmeden uzak durulması ile Hashimoto tiroidini yönetmek mümkündür.
Kısa sürede, hızlı ve anlamsız ağırlık artışınız oluyorsa, kilo vermekte güçlük yaşıyorsanız, ailenizde tiroid hastalıkları sık görülüyorsa mutlaka bir uzmana danışınız!
Sağlıklı ve mutlu günler dileriz.

Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun

Yorumlar

0 yorumlar