Dr. Dt. Meliha Kaya Rmouch ile Bruksizm ve Masseter Botoksu

Ağız, diş ve çene hastalıkları ve cerrahisi alanında 24 yılı aşkın deneyime sahip olan Dr. Dt. Meliha Kaya Rmouch, kariyerinde çok sayıda karmaşık diş tedavisi ve ileri cerrahi vaka ile dikkat çekiyor. Titiz yaklaşımı ve hasta odaklı bakış açısıyla tanınan Dr. Rmouch, bruksizm gibi durumlar için uyguladığı ‘Masseter Botox’ gibi minimal invaziv tedavi yöntemleriyle de öne çıkıyor. Rutin diş bakımından, karmaşık maksillofasiyal ameliyatlara kadar geniş bir yelpazede deneyime sahip olan Dr. Rmouch, Ankara Life dergisine konuk olarak, diş sağlığı ve çene tedavileriyle ilgili merak edilen soruları yanıtladı. İyi okumalar dileriz. 

Röportaj: Hatice Şeyma Basut 

Dr. Rmouch, bize katıldığınız için teşekkür ederiz. Bugün, diş gıcırdatma veya bruksizm ve tedavilerinden biri olan Masseter Botox’u konuşmak için buradayız. Bruksizmin ne olduğunu ve hastaları nasıl etkilediğini açıklayarak başlayabilir misiniz?

Beni kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Bruksizm, hastaların genellikle bilinçsizce dişlerini gıcırdattığı, sıktığı veya birbirine sürttüğü bir durumdur. Bu durum, gün içinde veya gece uyurken meydana gelebilir. Ancak, hastalar çoğu zaman bunun farkında olmadıkları için, uyku sırasında gerçekleşen bruksizmi yönetmek genellikle daha zordur. Zamanla, gıcırdatmadan kaynaklanan aşırı basınç, dişlerin aşınmasına, mine kaybına, kırıklara ve hatta dişlerin kaymasına yol açabilir.

Kulağa ciddi geliyor. Muayenehanenizde ciddi vakaları olan hastaları görmek yaygın mı?

Evet, oldukça yaygın. Örneğin, yakın zamanda tedavi ettiğim bir hasta, günlük çene ağrısı ve sabah baş ağrısı şikâyetleriyle geldi. Eşi, çıkardığı seslere dikkat çekene kadar, gece boyunca dişlerini gıcırdattığını fark etmemişti. Yıllarca diş gıcırdatma sorununa çözüm bulamayan bu hastada, diş minesinde belirgin bir erozyon, bazı kırıklar ve çene kaslarında, özellikle de masseter kaslarında gözle görülür bir genişleme meydana gelmişti.

Hem fiziksel hem de duygusal olarak zorlayıcı görünüyor. Bruksizme tipik olarak ne sebep olur?

Bruksizme çeşitli faktörler sebep olabilir. Stres ve endişe, en yaygın tetikleyicilerdendir. Ayrıca, kafein alımı, sigara ve alkol gibi yaşam tarzı alışkanlıkları da rol oynar. Bazı ilaçlar, özellikle merkezi sinir sistemini etkileyen ilaçlar, bruksizmle bağlantılıdır. Isırıktaki yanlış hizalama da gıcırdatmayı şiddetlendirebilir. Çene doğal olarak konumlandırılmadığında, kaslar özellikle geceleyin, bilinçsizce hizalamayı düzeltmek için fazla mesai yapabilir.

Bruksizm genellikle nasıl tedavi edilir? Her zaman invaziv midir yoksa daha konservatif seçenekler var mıdır?

Genellikle en az invaziv seçeneklerle başlanır. Ağız koruyucuları, özellikle gece bruksizmi için, genellikle ilk savunma hattıdır. Bu özel yapım cihazlar, dişler arasında doğrudan teması engelleyerek aşınma ve yıpranmayı azaltır. Ayrıca, stres yönetimi veya alışkanlıkları tersine çevirme teknikleri gibi davranışsal terapiler, gün içinde dişlerini gıcırdatan hastalara yardımcı olabilir. Ancak bazı durumlarda, özellikle kronik ağrı veya kas hipertrofisi gibi durumlarda, daha hedefe yönelik çözümler gerekebilir.

Bu da bizi Masseter Botoksuna getiriyor. Botoksun bruksizm için nasıl kullanıldığını açıklayabilir misiniz?

Elbette. Masseter kaslarına yapılan botoks enjeksiyonları, şiddetli bruksizmi olan, özellikle de gıcırdatmaya kas hipertrofisinin eşlik ettiği hastalar için oldukça etkili olabilir. Botoks, bu aşırı aktif kasları gevşeterek kuvvetli sıkma kabiliyetlerini azaltır. Zaman içinde, kaslar yavaşça zayıflayıp atrofiye uğradıkça, enjeksiyonlar çene çizgisini inceltebilir.

Bunu düşünen hastalar için Botoks’u diğer tedavilere tercih etmenin faydaları nelerdir?

Önemli bir avantaj, kas ağrısı ve gerginliğinin azaltılmasıdır. Aşırı gelişmiş masseter kası olan hastalar için botoks, hem semptomları hem de estetik kaygıları hafifleterek yüz uyumunu yeniden sağlayabilir. Bir hastamda, yıllarca süren bruksizm nedeniyle ciddi bir masseter hipertrofisi vardı. Birkaç botoks tedavisinden sonra ağrısında azalma olduğunu ve çene hattının daha yumuşak göründüğünü fark etti; bunu takdir etti. Ameliyatın aksine, botoks non-invazivdir ve sonuçlar kademelidir. Bu da, kalıcı değişikliklerden çekinen kişiler için cazip bir seçenek haline getirir.

Masseter Botoksu ile hastaların bilmesi gereken dezavantajlar veya riskler var mı?

Kesinlikle. Masseter Botoksu genellikle güvenli olsa da, geçici kas zayıflığı veya sert yiyecekleri çiğneme zorluğu gibi olası yan etkiler bulunabilir. Bu yan etkiler yaygın değildir, ancak dikkatle izlediğimiz bir durumdur. Ayrıca, botoksun aşırı kullanımı veya enjeksiyonların eşit şekilde yerleştirilmemesi, bazen doğal olmayan bir görünüme veya asimetriye yol açabilir. Hastalar, botoksun geçici bir çözüm olduğunu da göz önünde bulundurmalıdır; sonuçlar genellikle üç ila altı ay sürer, bu nedenle etkilerin devam etmesi için periyodik tedaviler gereklidir.

Hasta sonuçları açısından, bruksizm için botoks ile kalıcı bir rahatlama gördünüz mü?

Evet, birçok hasta ağrı ve gerginliklerinde önemli ölçüde iyileşme olduğunu bildiriyor ve bu genellikle ilk seanstan sonraki birkaç gün içinde başlıyor. Yüksek stresli bir ortamda çalışan ve yoğun baş ağrısı ile çene gerginliğinden muzdarip olan 30’lu yaşlarında genç bir kadın hastam vardı. Sadece birkaç botoks tedavisinden sonra ağrıları önemli ölçüde azaldı ve yüz estetiği iyileşerek ona daha fazla güven verdi.

Botoksun herkese uyan tek bir çözüm olduğunu söyleyebilir misiniz, yoksa belirli bir hasta türü için en iyisi mi?

Botoks herkes için uygun değildir, ancak belirli vakalar için, özellikle diğer tedavilere iyi yanıt vermeyen hastalar için harika bir seçenek olabilir. Kas hipertrofisi, devam eden ağrı veya estetik kaygıları olan hastalar genellikle en iyi sonuçları alır. Kapsamlı bir muayene ve bazen diğer tedavilerin deneme süresi, botoksun uygun bir sonraki adım olup olmadığını belirlemeye yardımcı olur.

Tedavi planlarının her hastaya göre uyarlandığı açıktır. Bruksizmi önlemek isteyenler için, yardımcı olabilecek yaşam tarzı değişiklikleri veya alışkanlıklar var mı?

Kesinlikle. Genellikle temel neden stresi yönetmek olduğu için, bu çok önemlidir. Hastaları rahatlama teknikleri uygulamaya ve özellikle akşamları kafein alımını sınırlamaya teşvik ediyorum. Yatmadan önce alkolden kaçınmak da gece gıcırdatmasını azaltabilir. Son olarak, gündüz diş sıkmanın farkında olmak büyük bir fark yaratabilir. Bu nedenle, hastaları sık sık ‘çene dinlendirmeyi’ denemeye teşvik ediyorum: Çenelerini rahat tutarak, dudaklarını bir arada tutup, dili ağzın çatısına dayayarak. Basit hatırlatmalar gerçekten çok etkili olabilir.

Bu bilgiler için teşekkür ederiz, Dr. Rmouch. Bruksizmi yönetme veya tedavi etme konusunda okurlarımız için son bir düşünceniz var mı?

Belirtileri görmezden gelmeyin derim. Diş gıcırdattığınızdan veya sıktığınızdan şüpheleniyorsanız, seçeneklerinizi keşfetmek için erkenden bir diş hekimine danışın. Ne kadar erken müdahale edersek, sonuçlar o kadar iyi olacaktır.

Zaman ayırdığınız ve uzmanlığınız için teşekkür ederiz, Dr. Rmouch. Bu inanılmaz derecede bilgilendirici ve yardımcı oldu!

Benim için bir zevk. Bu önemli konuyla ilgili görüşlerimi paylaşma fırsatı verdiğiniz için ben de size teşekkür ederim.