Elif Melek Avci Dursun ile Sağlıklı Yaşamın İzinden!

Diyetisyenlik kariyerinde büyük başarılara imza atan ve aynı zamanda televizyon programlarıyla sağlıklı yaşam bilincini yaymaya çalışan Uzman Diyetisyen Elif Melek Avci Dursun, şehrin en çok okunan yayını Ankara Life dergisine konuk oldu. Bağlıca’dan Fulya’ya kadar yaygınlaşan klinik ofislerinden televizyon programlarına kadar pek çok alanda izleyicilerine ve danışanlarına sağlıklı yaşamı aşılayan Elif Melek, bu alandaki deneyimlerini ve uzmanlığını derinlemesine paylaştı. Karşılaştığı zorluklar, izleyicilerden aldığı geri bildirimler ve diyetisyenlik mesleğini seçmesindeki sebeplerle ilgili açıklamalarda bulunan Uzman Diyetisyen Elif Melek Avci Dursun, sadece beslenmeyi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olan sağlıklı yaşamın önemini vurguladı. Hayatına dokunduğu 15 binden fazla danışanın başarı hikayeleri ve televizyon dünyasında sağlıklı yaşamı anlatma yolculuğunu sizler için paylaşıyoruz. Keyifli okumalar dileriz.

📝 Hatice Şeyma Basut

Elif Hanım, diyetisyenlik kariyerinize nasıl başladınız ve bu alana olan ilginiz nasıl gelişti? Bu mesleği seçmenizde etkili olan en önemli faktörler nelerdi?

Lise eğitimimi diş hekimliği bölümünde birincilikle tamamladıktan sonra, beslenme uygulamalarının sağlık üzerindeki etkilerini keşfettim. Bu süreç, beni daha geniş bir alan olan beslenme bilimlerine yönlendirdi. Her bireyi etkileyen ve tüm canlıların ortak eylemi olan beslenme, ilgimi daha da arttırdı. 2016 yılında mezun oldum ve şu an doktora eğitimimi tamamlamak üzereyim; tezimi hazırlıyorum. 2016’dan bu yana, yaklaşık 750 tonluk bir hafifleme sağladık ve 15 binden fazla danışanımızın hayatına dokunduk, bu durum bizim için büyük bir gurur kaynağı. 2018 yılında Bağlıca’da ilk diyet ofisimizi açarken, 2023’te Çukurambar ve 2025’te Fulya ofislerimizi açarak daha fazla insana ulaşmaktan mutluluk duyuyoruz.

Klinik çalışmalarınız hakkında daha fazla bilgi verir misiniz? Bireysel diyet programları hazırlarken hangi temel prensiplere odaklanıyorsunuz?

Danışanlarımı detaylı bir şekilde dinlemeye özen gösteriyorum. Örneğin, sesi kısık veya gergin olan bazı kişilerin, bulimia gibi yeme bozukluklarına yönelik geçmiş öyküleri olabiliyor. Sadece seslerinden değil, genel görünümlerinden de belirli değişiklikler, kişiye dair fikir sahibi olmamıza yardımcı olabiliyor. Göz çevresindeki lekeler veya yağ bezeleri gibi yapılar, kişinin lipid profili hakkında önemli bilgiler sunabiliyor. Anlatılan beslenme öyküsü, ailenin tıbbi geçmişi, kişinin kendi tıbbi geçmişi ve yaşam tarzı gibi faktörleri değerlendirerek, sağlıklı ve kişiye özel bir yol haritası oluşturuyoruz. Bu plan doğrultusunda, kilo kaybını veya beden ağırlığını yönetmeyi destekliyoruz. Ayrıca, yüksek performanslı egzersiz cihazları kullanarak kalori açığı oluşturuyor ve kısa sürede etkili sonuçlar almak isteyen danışanlarımıza özgün ve kaliteli hizmet sunmaya çalışıyoruz.

Bağlıca, Next Level ve İstanbul Fulya’daki kliniklerinizde sunduğunuz hizmetler arasında nasıl bir fark var? Her üç lokasyonda da aynı türde bir hizmet mi veriyorsunuz, yoksa spesifik farklılıklar mevcut mu?

Her üç ofiste de, Bağlıca, Next Level ve İstanbul Fulya’da, diyetisyen olarak kendim birebir danışanlarımızla ilgileniyorum. Ankara’daki ofislerimizde, Slimwell gruba ait yüksek performanslı egzersiz cihazları bulunuyor; vakumlu yürüyüş bantları, Roll Shape cihazları, Emfit Kas Robotu, Yatay Bisiklet gibi. Ayrıca, kolajen, ozon, aromaterapi, kromoterapi, sıcaklık ve vakum terapileri ile metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı oluyoruz. Bu cihazlar sayesinde haftada 5000 kkal enerji harcayarak, kısa sürede sıkılaşmak mümkün. Ek olarak, her üç şubemizde de TANITA marka MC-980 model Vücut Analiz Cihazları yer alıyor ve yüksek doğruluk payına sahip vücut analizleri sunuyoruz.

“Elif Melek’le Baştan Başa” adlı programınızdan bahseder misiniz? Bu programda izleyicilerin sağlıklı yaşam ve beslenme konusunda neler öğrenmesini hedefliyorsunuz?

Yaklaşık 400 bölüm süresince program hazırladık. Bu bölümlerin büyük bir çoğunluğunda, sağlıklı beslenme uygulamalarının genel sağlık üzerindeki etkilerini multidisipliner bir bakış açısıyla ele aldık. Klasik yanlış bilgilere karşı bir mücadele verdik! Örneğin, “Sabahları limonlu su içiyorum”, “Ekmeği kestim, diyet yapıyorum”, “Günde sadece bir öğün yiyorum” gibi yanlış uygulamaların önüne geçmeyi amaçladık. Programımız oldukça beğenildi ve yüksek izlenme oranlarına ulaştı. İnsanlar beni gördüklerinde, yanlış bildikleri birçok konuyu doğru bir şekilde öğrendiklerini belirtiyorlar.

TV kanalında program sunmaya başladığınızdan bu yana, izleyici kitlenizin ilgisi ve geri bildirimleri nasıl oldu? Programın, sağlıklı yaşam bilincini yayma konusunda nasıl bir rolü olduğuna inanıyorsunuz?

“Elif Melek’le Şeffaf Sohbet”, “Elif Melek’le Sağlık Zamanı” ve “Elif Melek’le Baştan Başa” gibi birçok farklı konu ve konukla hazırladığımız harika bölümlerimiz oldu. İzleyiciler bazen “Aa, biz bunu böyle bilmiyorduk!” diyerek şaşırdılar, bazen de ilginç buldular. Hatta bazı meslektaşlarımızın bile bilgi sahibi olmadığı konularda farkındalık yarattık. Adını duymadıkları sağlık sorunlarına yönelik beslenme müdahaleleri ve önerileri sunduk. Bu çalışmalar bizim için çok kıymetli, çünkü insanlar, izleyiciler ve danışanlar bunu görüyor ve bilinçleniyorlar. Daima bilimsel, kanıtlanmış, kaliteli ve güvenilir işlerin içinde olmak kırmızı çizgimdir. Örneğin, ofiste kullandığımız performans cihazları birçok merkezde benzerleriyle bulunabilir, ancak asıl sertifikalı, güvenilir, etkili ve sağlıklı olanlar, belgeleri bulunan ve tasdiklenmiş markalardır. Biz de bunu prensip edinerek, en kaliteli, doğru ve güvenilir markalarla danışanlarımızı buluşturuyoruz.

Diyetisyenlik kariyerinizde en çok gurur duyduğunuz an nedir? Hem klinik çalışmalarınızda hem de program sunuculuğunda deneyimlediğiniz özel bir anınızı paylaşır mısınız?

Altı ayda 65 kilo verenler, bir yılda 105 kilo verenler, ideal kilo sınırlarında bir haftada 3.5 kilo verenler… Allah’a şükür, her anım benim için bir gurur kaynağı. Tek bir anı seçmek çok zor, çünkü her biri birbirinden değerli ve farklı. Diyabetik ketoasidozdan 2-3 gün sonra başvuran acil durumdaki danışanlarla yaptığımız çalışmalar da bir gurur kaynağı, diyaliz hastalarıyla yaptığımız çalışmalar da… Televizyonda ise, 1 Eylül haftasını doğum günü kutlamalarına ayırmıştım. Değerli dostum Yılmaz Morgül, kırmayıp geldi ve ofiste çok eğlendik. O hafta TV programımızda birçok sürpriz de oldu; bunlar, unutamadığım anılardan. Çünkü 30 yaş, benim için yeni bir dönemin başlangıcıydı.

Yazar Hakkında /

Yazmaya başlayın ve aramak için Entera basın